George Lukács, Avrupa edebiyatının üstünde yükseldiği felsefenin de daima iç ve dış arasında bir çatlağın işareti, ruh ve eylem arasındaki uyumsuzluğun ve “ben” ile dünya arasında esasta bir farklılığın göstergesi olduğunu, bu yüzden de mutlu zamanları